Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Haziran, 2010 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Yaşlı Çiftçi

Bir gün padişahlar padişahı av için şehirden uzaklaşmış. Yolda giderken pek çok insanın çalıştığı bir tarla görmüş. Merak edip yanlarına yaklaşmış. Oradaki insanların arasında yaşı doksanı geçkin bir ihtiyar varmış. Bu ihtiyar toprağa bir şeyler ekiyormuş. Padişah: -Ne ekiyorsun ihtiyar? diye sormuş. İhtiyar çiftçi başını bile kaldırmadan cevap vermiş: -Baharda yeşermesi için ceviz dikiyorum. Padişah kahkahayla gülmüş. -Fakat sen çok ihtiyarsın. Şurada iki günlük ömrün kalmış. Neden uğraşırsın? demiş. Bunun üzerine ihtiyar başını kaldırmış:

Güneşin kendi sesi varmış!

Dalgaların uydu görüntülerini inceleyen bilim adamları, görünür titreşimleri sese dönüştürerek ve frekansı arttırarak, Güneş 'in çıkardığı sesleri insanların algılayabileceği şekilde yeniden oluşturmayı başardı. Solar Fizik araştırma grubunun başında bulunan profesör Robertus von Fay-Siebenbürgen "bu kadar güçlü bir kaynaktan bu tarz sesleri duymak çok güzel ve heyecan verici" şeklinde konuştu . İngiliz Gazetesi Daily Telegraph'ın haberine göre, araştırmacılar Güneş 'ten gelen bu sesleri , Güneş 'te son zamanlarda artan solar aktiviteye bağladı. NASA'dan geçtiğimiz günlerde yapılan açıklamada, 2013 yılında büyük bir Güneş fırtınası olacağı ve Dünya 'yı etkileyeceği belirtilmişti. Sabah

Karne notlarının Osmanlıcası nasıldı?

Eskiden beri, okullarda karne günlerinde heyecan en üst seviyededir. Ki­mi öğrencinin gözü parlar heyecandan , kiminin ise kaçamak bakışlarına hafif bir terleme eşlik eder. İşte bugünler tarih boyunca böyle olagelmiş­tir. Çalışan kazanmış, tembellik yapan da mükâfatını(!) almıştır. Osmanlı devri mekteplerinde, 19. asrın sonlarında yaygınlaşmaya başlayan karne­ye "cüzdan" denilmekteydi. Bu cüzdanlara "etvâr ve mesai cüzdanı", "hal ve hareket , sa'y u gayret cüzdanı" gibi isimler veriliyordu... Okullar kapanırken her çocuğu bir sevinç sarar. Fakat bu sevinç bazı talebelerde katmerli, bazılarında ise biraz hüzünle karışıktır. Derslerini derste öğrenip bunun için gayret gösteren ve imtihanlara da iyi hazırlanan talebeler çifte sevinç yaşarlar.  Dersini dinlemeyen ve tembellik yapan öğrenciler ise okulun bittiğine sevinseler de karnelerindeki notlar sebebiyle üzgündürler. Ekilenlerin biçildiği bir harman zamanını andırır okul kapanışları ve h

Yaşamak

Bilmem hangi alemden bu toprağa düşeli; Yataklara serildim, cam kırığı döşeli... Kafam bir cenk meydanı, kokusu kan ve barut; Elindeyse düşünme, gücün yeterse unut! Takılıyor yerdeki gölgelere ayağım; Sanki arz delinecek ve ben yutulacağım. Bana yanmak düşüyor, yangın görsem resimde; Yaşıyorum zamanın koptuğu bir kesimde......  N.F.K.

Şimdi değilse, hiçbir zaman...

Ankara'dan yazan bir siyasi yorumcu dostumuz, "Erdoğan şimdilik atlattı" diyor, yüreğimize su serperek... Başbakan Tayyip Erdoğan'ın ne atlattığına ışık tutabilecek cümlesi şu: "Erdoğan şimdilik İran'a verdiği sözün arkasında durup Amerika'ya kafa tutuşunun tadını çıkarabilecek gibi görünüyor." Her iki cümledeki 'şimdilik' sözcüğüne dikkatinizi çekerim. "Obama'yı zayıf yakaladığı için atlattı atlatmasına, ama yarın ne olacağı belli olmaz" anlamına geliyor 'şimdilik' sözcüğü; bir tür uyarı... Nitekim yazı sının son cümlesi bu uyarıyı açmak için kurgulanmış görünüyor: "Bundan sonrası Erdoğan'ın Üçüncü Dünya bayraktarlığı rolü ile, NATO müttefiki AB aday rolü arasında yapacağı tercihe bağlı."

Öpücük Öyküsü

Adam üç yaşındaki kızını, gayet pahalı bir hediyelik kaplama kağıdını ziyan etti ... ği için azarlamıştı. Küçük kız, koskoca bir paket altın yaldızlı kağıdı bir kutuyu eğri büğrü sarmak için kullanmıştı... Yılbaşı sabahı küçük kızı, altın yaldızlı kağıda eğri büyrü sarılmış paketi getirip: 'Bu senin babacığım' dediğinde, adam çok üzülmüştü. Acaba gereğinden fazla mı tepki göstermişti kızına. Bir gece evvel yaptığından utanarak, kutuyu açtı. Fakat kutunun içi boştu. Adam kızına gene çıkıştı: 'Birisine bir hediye verdiğinde, kutunun içinde bir şey olması lazım. Bunu da mı bilmiyorsun küçük hanım?..' dedi Küçük kızın gözlerinden yaşlar aktı, babasına baktı.

2010 Dünya Kupası ile ilgili tüm detaylar burada

Zaman ve Spordabugun.com işbirliği ile hazırlanan Dünya Kupası özel sayfa  hazırladı .

Aşk

Sebepsiz sevmektir aşk, nedeni olmadan bağlanmak birine. Gözlerine baktığında erim ... ektir içten içe,...... Ellerini tuttuğunda titremektir tüm benliğinle. Hatta sarılamamaktır utançtan, Çünkü utanmaktır sevmek aslında, Sevmek nedir aslen? Ölmek mi uğruna? Yaşamak mı onunla? Sevmek mi ömür boyunca? yoksa ayrılmak mı gerekince? Nedir insanı başkasına bağlayan? Güzelliğimi? Bilmez kimse bu soruların cevabını.. Kimi sever güzelini, Kimi sever özelini...

Windows çeşitleri ...

İnsanlık Sevgiye Hasret Gidiyor

Bugün insanlık olarak insanca davranmayı unutmuş gibi bir hâlimiz var. Varlık içindeki farklılığımızı ifade etmekten çok uzak bulunuyoruz. Melekleri imrendirecek o muhteşem donanımımıza rağmen habîs ervahı bile utandıracak işler yapıyoruz. Kinle-nefretle oturup kalkıyor, gayzla köpürüyor ve birbirimize hep intikam hisleriyle bakıyoruz. Sevgi adına sinelerimiz bomboş, düşmanlık sisi-dumanı sarmış bütün duygularımızı ve yıllar var habersiziz muhabbetin o büyülü tesirinden. Düşüncelerimiz mütemadiyen kötülük duyguları üretiyor. Etrafı yakıp yıkma, her şeyi kendimize benzetme ve "öteki" dediklerimizi baskı altına alma âdeta ahvâl-i âdiyeden. Çoğumuz itibarıyla akla-mantığa rağmen hep hislerimizin güdümünde yaşıyoruz. Bizim gibi düşünmeyenleri ezme, susturma en bariz şiarımız. Bazı problemlerin farklı çözüm yolları da olabileceğini hiç mi hiç düşünmeden bildiğimize gidiyor ve yapmalar yolunda ne yıkmalara ne yıkmalara sebebiyet veriyoruz. Birbirimizin