Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Şubat, 2011 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Mısır

Basit tarzı ve ifadeleri ileAlman sanatçı Erl den bir yorum.

Vakit olmadi

Sevgileri yarınlara bıraktınız çekingen, tutuk, saygılı. bütün yakınlarınız sizi yanlış tanıdı. siz geniş zamanlar umuyordunuz çirkindi dar vakitlerde bir sevgiyi söylemek. yılların telaşlarda bu kadar çabuk geçeceği aklınıza gelmezdi. bitmeyen işler yüzünden (siz böyle olsun istemezdiniz) bir bakış bile yeterken anlatmaya her şeyi kalbinizi dolduran duygular kalbinizde kaldı. gizli bahçenizde açan çiçekler vardı, gecelerde ve yalnız. vermeye az buldunuz yahut vakit olmadı. Behçet Necatigil

Hasret

Ey nazlı nazlı yürüyen selvi, hazan rüzgarı sana değmesin. Ey cihanın gözbebeği, kem göz senden uzak olsun. Sen göklerin de canısın, yerin de! .. Canına,aşkımdan başka bir şey dokunmasın!

Aşk Sadece Sende Mecnûn Eyledi Beni

Yağmurlar taşırdın gök mavisi umutların terkettiği şehirlere. Her şehir adına adanan bir destanın ayak sesiydi. Geceleri bu yüzden sen kokardı her şehir. Ve ben tüm şehirlere inat şehirsizliği seçtim seni sevmenin şehrinde. Ey menekşe kurusu hayallerini suya vuran aksinde yitiren sevdam! Ey aşk iklimini kalbindeki hüzün mevsimine kurban eyleyen kavgam! Gökyüzü bilmişken ben seni. Toprağa düşen ne kadar yağmur tanesi varsa hepsini sana râm eylemenin niyazıdır bu ağıt. Her ağıt kendi sesleminde taşır sürûrunu. Ve ben sükûnete muteber kıldım sana mecz eylediğim ne kadar harfim saklıysa gecenin rahlesinde. Bu ağıt, ellerimde büyüttüğüm yıldızlarla ismine şerhettiğim bir parantez ol diyedir sevda şerhime . Bir sözdür bu sana, ilelebet göğsümde muskalanan. Söz ki Nûn'a değer Elif olmaya meylederken kalbim. Anlasana sevdegâhım . Sende cüzlensin istiyorum yüzünün ayetlerinde huzur sûrelerine mâtuf olan aşk. Veyl ve aşk adına Zeyl ve kan adına Gece ve düş adına Ateş ve kül adına Huruf makam

Bir kaç deli güvercin

Siyah belki aldatır içindeki beyazı Talihin aynaları kırıyorsa,hüzündür Sen yine anlamadın ne baharı, ne yazı Beni cehennem kılan o esrarlı yüzündür Sen küçük bir lalesin; avuçlarında nergis Ben acının zehrine su katan hummalı dev Gözlerinde isyanı damıtıyor kan ve sis Gözlerimi yakıyor bu karayel,bu alev Sen uzak bir nehirsin denizlere yabancı Ben ruhumun çölüne göklerden su taşırım Senin kalbinde kahra gülümseyen bir sancı Ben kalbimi dağların derdiyle paylaşırım Bilmem neyi aradım bir ömür kuşlarında Binbir gece yürüdüm hangi muamma için Zümrüd-ü anka uçar senin bakışlarında Benim rüyalarımda birkaç deli güvercin.. NURULLAH GENÇ

Çağrışımlar

Çok küçük bir yalanı çok büyük bir orantıda dinlediniz mi ..? Çok büyük bir yalanı çok yalın bir doğrultuda söylediniz mi ..? Gecikmiş bir gizemi, birikmiş bir özlemi, sakladınız mı ..? Gelmeyecek bir gideni, olmayacak bir nedeni beklediniz mi ..? Bir gerçeği erken, bir açlığı tokken anladınız mı ..? Hep mi hep ölecekmiş gibi, hiç mi hiç ölmeyecekmiş gibi yaşadınız mı ..? Yalanı sürmeye sürmeye, yanlışı görmeye görmeye saklandınız mı ..? Doğruluğun yönünde, doğruların önünde aklandınız mı ...? Ortamsız bir yaşamda, yaşamsız bir ortamda harcandınız mı ..? Özdemir Asaf

Alem

İki alem vardır: İlki varlık alemi, ikincisi manâ alemi. Varlık alemi gündüz gibidir, olanı biteni açıkça görürsün, kendini kolayca ele verir. Manâ alemi ise gece gibidir, onu bulmak için mutlaka gönül ışığını yakman gerekir. Mevlana